Tag performans

UYKU VE PERFORMANS

Sporda başarıyı etkileyen birçok farklı unsur vardır. Başarılı bir sporcunun hayatında fiziksel ve zihinsel faaliyetleri arasında denge kurması, spor kariyeri açısından önemli bir yere sahiptir. Bu dengeyi kurabilmek için uyku önemli bir faktördür. Kurulan denge ortaya çıkabilecek muhtemel sorunlara karşı önleyici olabileceği gibi, mevcut bulunan sorunların da çözülebilmesi için uygun ortamı sağlamak adına gereklidir.

Uyku, bilişsel fonksiyonların sürdürülmesini sağlayan, bağışıklık sistemini ve metabolizmayı etkileyen aynı zamanda kas toparlanmasını destekleyen, insan hayatındaki esas yapılardan biri olarak tanımlanır.

Elit sporcuların dikkat çektiği üzere bu unsurlar arasında dinlenme ve uyku, performansta fark yaratabileceği düşünülen faktörler arasında belirtilmektedir. Amerika’nın yarı maraton rekorunu elinde tutan Ryan Hall uykunun önemini şöyle tanımlıyor:

“Yaptığım sporda uykunun yeri çok büyük. Benim sıkı çalışma yeteneğim değil, toparlanmam sınırlayıcı faktör. Genellikle günde sekiz ila dokuz saat uyurum, ancak daha sonra öğleden sonra dinlenmek için günüme 90 dakikalık ‘iş toplantıları’ -diğer bir deyişle şekerlemeler- planladığımdan emin olurum.”

Uykunun Sirkadiyen Ritmi

20.000’in üzerinde sinir hücresinin bir araya gelmesiyle oluşan ve hipotalamus tarafından yönetildiği bilinen yapı süprakiazmatik çekirdek (SCN) olarak ifade edilir ve sirkadiyen ritmi kontrol eden temek çekirdektir. Bedendeki tüm sinirlerle bağlantılı olan uyku-uyanıklık döngüsü olarak da ifade edilen sirkadiyen ritim, dış dünyayla kurduğumuz bağda ve dış dünyaya adapte olmamızda etkili bir rol oynar.

Tarihsel sürece bakıldığında eski dönem insanları, aktiviteleri ile uyku zamanlamalarını güneşin doğuşuna ve günlük hareketine göre planlamıştır. Bu davranışların kuşaklararası aktarımı, günümüz insanlarının genelinde de istemsiz bir şekilde havanın karanlık kaldığı dönemlerde uyuma ihtiyacı, aydınlık olduğunda uyanık kalma ihtiyacı göstermesi olarak yansımıştır. Sirkadiyen ritmi etkileyen en önemli faktörlerden biri ışıktır. Göze yansıyan ışığın nicelik ve niteliğinin sirkadiyen ritim, biyolojik saat, biyolojik düzen, algı sistemi ve psikolojik durum gibi birçok işleyiş biçimine etkileri bazı çalışmalarda ortaya konulmuştur. Diğer önemli faktörlerden biri olan melatoninin en temel görevlerinden biri sirkadiyen ritmi düzenlemektir. Uyuma ihtiyacını ortaya çıkartan melatonin hormonunun salgılanması, güneşin bir günlük hareketine uygun bir şekilde gelişmiştir.

Melatoninin biyolojik yapıdaki işleyişini Mathew Walker “Niçin uyuruz? Yeni uyku ve Rüya bilimi” kitabında şöyle anlatıyor:

“Uykuyu bir Olimpik 100m yarışı gibi düşünün. Melatonin, çıkış hakeminin verdiği “yerlerinize” komutu ve sonrasında çıkış hakeminin tabancayı ateşlemesidir. Çıkış hakemi (melatonin) yarışın (uykunun) ne zaman başlayacağını kontrol eder fakat yarışa katılmaz. Bu bağlamda yarışan sprinterler aktif olarak uyku üreten beynin diğer bölgelerini temsil eder.”

Okul ve spor kariyerlerini birlikte yürüten sporcuların günlük rutinleri düşünüldüğünde gerekli uykuyu almaları ile ilgili dikkate değer zorluklar yaşadıklarını gözlemlemek mümkündür. İyi bir uykunun genel modu yükseltici etkisi olduğu ifade edilmektedir.

Yapılan bazı araştırmalarda uyku uzmanları ve klinisyenler, sporcunun uyku zamanlamasına, uzunluğuna ve niteliğine bakarak sporcuların toparlanma süresine ve performansına edeceği etkiyi öğrenmeye çalışmaktadır. İyileşme stratejisi olarak görülen yeterli uykuyu hayatına adapte edebilen sporcunun rakiplerine karşı avantaj yaratabileceği düşünülmektedir.

Spor kariyeri boyunca gerçekleşen uzun seyahatler, yüksek rakım antrenmanları ve farklı çevresel faktörler sebebiyle sporcuların uyku düzeninde değişimler ve kesintiler görülebileceği ifade edilmektedir (Axelsson ve ark., 2008). Bu kesintili ya da kısıtlı uyku sebebiyle sergiledikleri performansın etkilendiği görülmektedir. Örneğin; bir araştırmada kısmi uyku yoksunluğu deneyimleyerek 20 dart atışı yapan katılımcıların psikomotor performansının bu süreçten etkilenebileceği tespit edilirken (Edwards & Waterhouse, 2009), diğer bir araştırmada kısıtlı uyku deneyimleyen teniscilerin isabetli servis atışında düşüş görülebileceğine dair bulgular elde edilmiştir (Ryner & Horne, 2013).

Yeterli ve iyi bir uyku almayı engelleyen durumlardan biri de jetlag etkisidir. Uzun seyahatlerle müsabakalara giden sporcuların uyku kalitesine olumsuz yansıyan jetlag etkisini azaltmak için Alexa Fry tarafından belirtilen seyahat esnasında uyku hijyeni ile ilgili öneriler şu şekildedir:

• Seyahat İçin Hazırlanın

Hemen uyumlanmak için uçağa binerken varış yerinizin zaman dilimine uygun saatinizi ayarlayın.

• Seyahatten Önce Yeterli Uykuyu Alın

Varınca bedeninize uyku borçlu olmaktan kaçınmak için gerekli görülürse seyahatten önce ve esnasında uykuya öncelik verin.

• Rahat Bir Ortam Yaratın

Yastık, rahatlığı arttırmak için kullanılabilir. Göz maskesi, kulak tıkacı sessiz ve karanlık bir ortam oluşturmaya yardım edebilir. Elektronik aletlerden uzaklaşın.

• Vücudunuzdaki Su Oranına Dikkat Edin

Uçakta bol sıvı tüketmeye özen gösterin. Kafein ve alkolden uzak kalın.

• Yemekleri Varış Zamanında Yiyin

Yemek saatlerini varış zaman dilimine göre ayarlamak, yeni saat dilimine uyum sağlamak için gereken süreyi kısaltabilir.

Buna ek olarak, Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda, Amerika Halter Takımı’nın uyku performansı uzmanı olarak kafilesinde yer alan Dr. Jeffrey Durmer’ın “Altın madalyaya layık uyku” adı altında 5 önerisi aşağıda belirtilmiştir:

1. Rutinlerinizi Basitleştirin
Bu adımda uykudan yaklaşık 30-40 dakika öncesinde bedenen ve zihnen yavaşlamanız önemlidir. Meditasyon, esnetme ve okuma gibi sakinleştirici eylemleri tercih ederek kendinizi uykuya hazırlamanız kritik bir noktadır. En az 8 saatlik uyku süresini kapsayacak bir uyku saati belirleyerek bunu alarmla kendine hatırlatmak yardımcı olabilir.

2. Kendi Biyolojinizi Kendi Yararınıza Kullanın
Ilık bir duş almak vücut sıcaklığınızı düşürmenize yardımcı olur. Uyku öncesi vücudu havanın yardımı ile hızlıca serinletmek, derin diyaframdan nefes egzersizleri ile parasempatik sinir sisteminizi harekete geçirebilir ve böylece uykuya dalmanızın daha kolay olabileceği bir ortam yaratılabilir.

3. Eklemeden Önce Ortadan Kaldırın
Uyuyacağınız alanda bulunan telefon vb. teknolojik cihazları ve uyku ile ilgili olmayan nesneleri azaltın. Odanızın ışığı, etrafın gürültüsü, yatağın ısısı, yatağın rahatlığı gibi uyanık kalmanızı destekleyici tüm nesneleri ortadan kaldırana kadar ortama bir şey eklememek kritik bir karardır. Uyku alanınızı uyumak dışında hiçbir şeye izin verilmeyen kutsal alan olarak düşünmek ve bu bağlamda davranmak gerekir.

4. Uykuyu Antrenmanın Bir Parçası Olarak Düşünün
Öğrenci de olsanız sporcu da olsanız uyku ertesi günkü performansın temelini oluşturur. Uykuyu bugünün sonu olarak görmek yerine yarının başlangıcı olarak görmek önemlidir.

5. Uyku Alışkanlıklarınıza ya da Kalıplarınıza Dikkat Edin
Uyku tek bir parçadan oluşmaz. Ne kadar uyuduğunuz, ne zaman yatağa geçtiğiniz kontrol edilebilen ve birbirine bağlı olan değişkenlerdir. Uykunun kalitesi her zaman kontrolünüz altında olamayabilir ve bu normaldir. Eğer ki kendinize düzenli bir uyku için gereken vakti ayırıyor olmanıza rağmen dinlenmiş hissetmiyorsanız, bir uyku uzmanından tavsiye almanız gerekir.

Son olarak, kontrol edebildiğiniz değişkenlere odaklanarak yeterli uykuya sahip olabilmeniz mümkün. Fakat, bu noktada fizyolojik ve psikolojik durumun kişiye özgü işleyişler olduğunu hatırlatmak önemlidir. Her ne kadar bu yazıda uykunun performansa etkisine ve bazı önerilere yer verilse de her sporcu bu önerilerin kendisine uygunluğunu değerlendirmeli, günlük uyku düzeninde denemeli ve kendi biyolojik yapısına uygunluğuna göre dahil etmelidir.

Kaynakça

1. Axelsson J, Kecklund G, Akerstedt T, et al. (2008). Sleepiness and performance in response to repeated sleep restriction and subsequent recovery during semi-laboratory conditions. Chronobiol Int. 25(2), 297-308.

2. Aktaş, İ. (2012). Dinamik aydınlatmanın insan sağlığı üzerindeki etkileri.

3. Edwards B, Waterhouse J. (2009). Effects of one night of partial sleep deprivation upon diurnal rhythms of accuracy and consistency in throwing darts. Chronobiol Int. 26(4), 756- 768

4. Malhotra, R. K. (2017). Sleep, Recovery, and Performance in Sports. Neurologic Clinics, 35(3), 547–557. doi:10.1016/j.
ncl.2017.03.002.

5. Reyner LA, Horne JA. (2013). Sleep restriction and serving accuracy in performance tennis players, and effects of caffeine. Physiol Behav. 120, 93-96.

6. Walker MP: Why We Sleep. Scribner; 2017

7. https://www.sleepfoundation.org/physical-activity/athletic-performance-and-sleep

8. https://www.goodmorningamerica.com/wellness/story/doctor-helps-olympians-sleep-tips-sleep-champion-78864523

DOKÜMANLAR
Bu makaleyi aşağıdaki linkten PDF dokümanı olarak indirebilirsiniz.
Read More

OLİMPİYAT OYUNLARINA KATILAN SPORCULARDA YAŞANAN PERFORMANS ENGELLERİ

Olimpiyatlarda başarı hedefiyle yola çıkan sporculardan çoğu zirveye ulaşmasına yardımcı olan hayallerinin peşinden koşarken, diğer yandan sporcuların önemli bir kısmı ise Olimpiyat Oyunlarında kapasitelerinin çok altında performans gösterdiler. Bu sporculardan edinilen dersler son derece önemlidir.

Yapılan bir araştırmada Olimpiyat Oyunlarına katılmış 165 sporcudan 75’i çok iyi bir performans geçmişine sahip olmasına rağmen, Olimpiyat Oyunlarında potansiyel performanslarını gösteremediklerini belirttiler. Kendileri ve onları tanıyan herkes iyi olmalarını beklemelerine rağmen hedeflerinin çok altında kaldılar.

Olimpiyat Oyunlarına katılan sporcuların performanslarına engel olan üç büyük neden olduğunu açıkça söyleyebiliriz:

1. İşe yarayan antrenman rutinlerinin (kalıplarının) değiştirilmesi,

2. Seçimlerin geç yapılması,

3. Dikkat dağıtıcı unsurlar nedeniyle havaya girilememesi.

İşe Yarayan Antrenman Rutinlerinin Değiştirilmesi

Performansın önündeki en büyük engellerden biridir. Bu engel, iyi bir planlama ile sporcuların ve antrenörlerin neredeyse tam olarak kontrol edebilecekleri bir durumdur. İyi performans gösteremeyen sporcuların, geçmişte başarılı oldukları rutinlerini sıklıkla değiştirdikleri gözlenmiştir.

Olimpiyat Oyunları öncesi yıl boyunca uluslararası düzeyde çok başarılı olmuş olan bir kısım sporcular, Olimpiyat senesinde antrenman yüklerini önemli ölçüde artırırlar. Bazıları tamamen yabancı oldukları bir antrenman programını benimser. Rutin antrenmanlarını iki hatta üç katına çıkarırlar.

Bu başarılı sporcular, Oyunların hemen öncesinde istenmeyen yorgunluğa ve giderek artan bir bitkinliğe girdiklerini belirtiyorlar. Bu yaşantı, Olimpiyatların genel stresiyle birleştiğinde, Olimpiyat Köyü (tamamen yabancı oldukları denetimli bir yaşantı) ve kritik yarışma zamanı geldiğinde maalesef, birçoğu artık tamamen tükenmiş haldedir. Fiziksel olarak bitmiş, zihinsel olarak yorgun ve bazı durumlarda yaralanmaları dahi oluşmuştur. Bu yüklenme, o sporcular için geçmişte neyin işe yaradığını düşünmeden ve aşırı yüklenme sinyallerini kontrol etmeden ya da uygun izleme sistemi olmadan uygulanmıştır. Olimpik sporculardan birisi şunları söylemişti, “Bir sınav için tıkanmak gibiydi, çok fazla ama çok geç”.

Geçmişe bakıldığında, başarılı sporcuların daha önce kendilerinde işe yarayan antrenman modellerini takip etmeleri gerektiğini hissedip bu tanıdık antrenman programlarında/modellerinde bir kısım yeni düzenlemelere ve iyileştirmeler yapmaya gereksinim olduğunu ve bunu basit bir kısım düzenlemelere başardıklarını belirtiyorlar.

Fakat alışılmadık ve kendilerinin antrenman biçimi ile uyumlu olan antrenman programlarında büyük değişiklikler yapıldığında çok yetenekli bazı sporcular sadece acı çekmişlerdir.

Sporcuların, aşina oldukları rutinlerden uzaklaşan çeşitli düzenlemelerin performanslarını olumsuz etkilediği; önceki başarılı yarışmalarda yaşadıklarının aksine Olimpiyatlarda “bağlılık” duygusunu yitirmekte oldukları görülüyor. Çünkü bu sporcular yorgunluk ve bitkinlikleri nedeniyle, geçmişte olduğu gibi artık takım arkadaşlarıyla birlikte olamıyorlar. Kaçınılmaz olarak takım içindeki sosyal sargınlık duygusu da giderek bozuluyor. Bu sporcular “birlikte yediler, birlikte antrenman yaptılar ve ayrı yollara gittiler”. Bir takım olmanın tutkalı “sargınlıktır”.

Sporcular en iyi performansları için geçmiş tüm zamanlarda birbirleriyle beraberken, Olimpiyatlar için kopmaya başlamaları nedeniyle maalesef Olimpiyat alanında saygı görmemeye ve takımdaki sargınlıklarını kaybetmeye başlıyorlar.

Ayrıca bazen yarışma planlarında yapılan son dakika değişiklikleri, çok iyi uygulanmayan alışılmadık rutinlerin yerleştirilmesiyle sonuçlanıyor. Bazı durumlarda da antrenörler Oyunların öncesi bildikleri ve uygulamaktan da keyif aldıkları programlarını tamamen değiştiriyorlar. Geçmişte iyi çalışan, yapıcı, destekleyici ve görev odaklı rutinleri yıkıyorlar. Bu, bazı sporcular için alışılmadık ve rahatsız edici bir zorluklar silsilesi oluşturuyor. Çoğu durumda değişikliğin asli amacı iyiken, sonuç genellikle felakettir.

Bu nedenle sporcularda işleyen ve başarı elde edilen antrenman programlarını değiştirilirken çok fazla düşünülmesi gerekir. Yapılması gereken eksik ve yetersiz olduğu düşünülen kısımların düzeltilmesi ancak ama tamamen değiştirmenin bir felaketle sonuçlanabileceğinin unutulmamasıdır.

Seçimlerin Geç Yapılması

Başarısızlıkla ilgili bir diğer etmen, sporcuların Olimpiyat kotasını geç almaları ya da takım seçiminin geç yapılmasıdır. Sporcular, fiziksel ya da zihinsel hazırlıklarında kaçınılmaz olarak bir periyodizasyon kullanırlar.

Antrenörlerin ve federasyonların yarışma tarihleri belirleme ve kotayı kullanacak sporcuların seçimi konusundaki gecikmeleri nedeniyle sporcular ideal programlarının dışına çıkmak zorunda kalıyorlar.

Bunun dışında Olimpiyat kotası sürecinde ilk yarışmalarda kotayı alan sporcuların periyotlama süreçleri daha kolay düzenlenebilirken, çok geç kota alan sporcuların periyotlama sorunları yaşadıkları ve yarışmalarda sadece bu nedenle kötü performans sergiledikleri gözleniyor. Bu durum özellikle takım sporlarında erken kota alınmasına karşın takımın netleştirilememesi nedeniyle kırıcı bir kısım sorunların yaşanmasına da neden oluyor. Bir sporcunun takımda oynayamaması, uygun zihinsel hazırlığının engellenmesi, sporcunun kendinden şüphe duymasına ve genellikle duygusal çekilmeye (emotional drainage) yol açabiliyor.

Dikkat Dağıtıcı Unsurlar Nedeniyle Havaya Girilememesi

Başarısızlıklarla ilgili son söylenecek unsur da Olimpiyat Oyunlarında madalya kazanma kapasitesine sahip sporcuların büyük bir kısmı, çok iyi antrenman yapmış olmalarına karşın Olimpiyat alanındaki dikkat dağıtıcı bir takım etkenler tarafından etkilendiğini belirtiyor. Sporcular bu etkenler içinde Olimpiyat Köyünün atmosferi, törenler, “yıldız” sporcuların varlığı, kalabalıklar, medya ve hissettikleri genel beklentileri sayıyorlar.

Bu sporcular fiziksel becerilerini sergilemek için hazırlanmış olmalarına karşın çok sayıda dikkat dağıtıcıyla baş etmeye yeterince hazırlanmadıklarını çok geç fark ederler. Bu dikkat dağıtıcılar karşısında birçok sporcu “yarışma odağını” kaybediyor.

Hatta bazı sporcular önceki yarışmalarda kendileri için çok iyi çalışan aynı etkinlik öncesi rutinleri ve yarışma odağını takip etmeyi hatırlayamadıklarını belirtiyorlar. Böylece, görevlerine, “işlerine” doğrudan odaklanamıyorlar ya da odaklanmıyorlar. Start çizgisine geçtiklerinde veya sahaya adım attıklarında, kalabalığa, kameralara, sonuca, kendilerinden duydukları şüpheye ya da rakiplerinin gücüne odaklanıyorlar. Odak noktaları bu durumda her yere kayıyor ama olması gereken yere bir türlü gelemiyor.

Sporcular, Olimpiyat Oyunları gibi büyük uluslararası yarışmalara girerken dikkat dağıtıcı şeylerle başa çıkmak için bir plana ihtiyaç duyarlar. Olimpik bir ortamda önceki deneyimlerinin varlığı ya da onlara bu deneyimlerin aktarılması, ne olacağını bilmelerine yardımcı olur. Bununla birlikte, uygun zihinsel hazırlıkla o sahneyi ilk kez yaşamak ve tüm zamanların en iyi performansına sahip olabilmek mümkündür. Ne bekleyebilecekleri, ne için orada bulundukları ve ne tür bir odaklamanın en iyi sonuçlara götürdüğünü net bir şekilde anlamaları önemlidir. Sporcular bunu öğrendikten sonra, beklenen dikkat dağıtıcılardan kaçınmak ve kaçınılmaz olan dikkat dağıtıcılarla başa çıkmak için bir plan geliştirebilirler.

Performans engellerini ortadan kaldırmanın ilk adımı, Olimpik sporcuların kendi olanaklarının ve kendi durumlarının farkında olmalarıdır. İkinci adım ise antrenörlerin ani program değiştirmemeleri ve destek ekibinin sporcuları nihai teste başlamadan çok önce karşılaşacakları şeylere hazırlayabilmeleridir.

 

Kaynaklar

Terry Orlick and John Partington (2011). Zone of Exellence-psched. Illinois Chmp. Human Kinetics.

Weinberg, R.A. & Gould, D. (2019). Foundation of Sport and Exercise Psychology. (7.th. edt). Il. Champain. Human Kinetics.

DOKÜMANLAR
Bu makaleyi aşağıdaki linkten PDF dokümanı olarak indirebilirsiniz.
Read More

HIZLI KİLO KAYBININ SAĞLIK VE PERFORMANSA ETKİLERİ

Vücut kompozisyonu ve vücut ağırlığı (VA) tüm spor dallarında önemlidir. Performansı artırmak ve estetik kaygılar nedeniyle düşük VA’nın önemli olduğu spor dallarında farklı kilo düşme yöntemleri oldukça yaygındır. Alt sıkletlerde yarışarak rakiplerine karşı bir avantaj sağlamak isteyen sıklet sporcuları, akut ya da kronik kilo kaybı yöntemleri uygularlar.

Hızlı kilo kaybı (HKK) yöntemleri dehidrasyona (vücut su kaybı) yol açarak sporcuların sağlığını ve performansını olumsuz yönde etkileyebilir.

Hızlı Kilo Kaybı Yöntemleri ve Vücut Kompozisyonu

Sporcular bir alt sıklete düşerek daha zayıf rakiplerle eşleşerek avantaj sağlamak amacıyla hızlı kilo kaybı yöntemleri (ortalama vücut ağırlığının %5’i) uygularlar. Sporcularda kilo düşme, uzun süreli diyetle (vücut yağ kaybı) veya tartılmadan önceki akut uygulamalarla (su kaybıyla hızlı kilo kaybı) oluşturulabilir. Hızlı kilo düşme yöntemleri sıklıkla sıklet ve dövüş sporcuları tarafından uygulanır. Bu sporcular, müsabaka öncesi, resmi bir “kilo tartımına” katılmak ve vücut ağırlıklarının “uygun kiloda” olduğunu onaylatmak zorundadır.

Tartı ve yarışma arasındaki toparlanma süresi, spor dalları arasında farklılık (3 – 24 saat) gösterir. Profesyonel dövüş sporlarında bu süre >30 saat olabilir.

HKK ile düşülen kilo miktarı spor branşlarına göre %2-12 arasında değişir. Müsabaka öncesi son iki haftada kilo düşüşü %3.5-7 arasında, son 24 saatte ise %1.5-4 arasındadır. Son bir hafta ve 24 saatteki kilo düşme miktarı, profesyonel sporcularda amatör sporculara göre daha yüksektir.

HKK genellikle aşağıdaki yöntemleri içerir:

◊ Müsabakadan iki hafta önce enerji kısıtlaması (aşamalı diyet, açlık),

◊ Toplam vücut sıvılarının azaltılması,

  • Termal kıyafetle egzersiz yapılması,
  • Sauna uygulamaları,
  • Sıvı kısıtlaması,
  • Diüretik ve laksatifler gibi yasaklı ilaçların kullanımı),
  • Egzersiz süresi ve şiddetinin artırılması.

Kilo düşerken vücut kompozisyonundaki değişimler sağlık ve performansı önemli ölçüde etkilediğinden vücut kompozisyonu güvenilir ve geçerliliği yüksek yöntemlerle değerlendirilmelidir (bkz Tablo1). Günümüzde vücut kompozisyonu değerlendirme yöntemlerinin hata payları %1.8-5 arasındadır. Tablo 1’de görüldüğü gibi hızlı kilo kaybındaki akut kas-vücut yağı içeriklerindeki değişimi gözlemleyebilmenin en iyi yöntemi DXA’dır.

Hızlı Kilo Kaybı ve Sağlık ile Performansa Etkileri

Hızlı kilo kaybı aşırı dehidrasyona neden olabilir. Nitekim, HKK’nın sebep olabileceği sağlık sorunlarıyla ilgili kaygılar, daha çok tartım öncesi son 1-2 günde vücut ağırlığının %5’inden daha fazlasının (sıvı kaybı=dehidrasyon) kaybedilmesiyle ilgilidir.

Dehidrasyona sebep olan HKK yöntemleri şunlardır:

• Sıvı alımının kısıtlanması veya sıvı kaybının artırılması,

• İdrarı artırmak (diürezi) amacıyla proteinden zengin, düşük karbonhidratlı besinler tüketilmesi,

• Besin tüketiminin azaltılması.

Dehidrasyon, performansı düşüren ve aynı zamanda kişinin sağlığı için tehlike oluşturabilecek olumsuz fizyolojik sonuçlara yol açar (bkz. Tablo 2).

Kas glikojen depolarındaki azalma kas yorgunluğuna yol açarak performansta düşüşe yol açabilir. Orta düzeyde kilo düşmeye bağlı sıvı kaybında bile akut kardiyovasküler problem riski artabilir.

1997’de üç üniversite güreşçisi, HKK’na bağlı kalp krizi sebebiyle hayatını kaybetmiştir. Bu 3 güreşçinin kilo düşme yöntemi Tablo 3’de özetlenmiştir.

Güvenli Hızlı Kilo Kaybı Yöntemleri

• Tartı ve müsabakalar arasında 12 saatten daha uzun süre varsa (örneğin, yarışmadan önceki gün tartımı olan sporlar), iyi beslenmiş bir sporcu %8’e kadar VA (vücut kompozisyonu ve vücut ağırlığı) kaybedebilir ve toparlanabilir.

• Müsabaka sabahında tartım olan spor dallarında ise (sınırlı toparlanma süresi ≤6 saat) akut VA kaybı %5’den fazla olmamalıdır.

Başlangıç olarak, HKK öncesi sporcunun vücut su içeriğinin (hidrasyon düzeyinin) iyi sağlanmış olması ve iyi beslenmiş olması gerekir. Bu amaçla, sağlığa ve performansa olan olumsuz etkileri azaltabilmek amacıyla vücut sıvılarının azaltılmasıyla birlikte mide-bağırsak içeriğinin de azaltılması sağlanmalıdır. Güvenli HKK için tartı-öncesi ve sonrasında uygulanması gereken beslenme ve sıvı önerileri Tablo 4’de sunulmuştur.

Sonuç

• HKK planlanıyorsa, yararları ve riskleri, spor dalının fizyolojisi, tartım sonrası toparlanma beslenmesi ve rehidrasyon için bireysel olarak diyet manipülasyonlarına yanıtları ve tolerans düzeyi gerek sporcular gerekse onlarla birlikte çalışan profesyoneller tarafından birlikte değerlendirilmelidir.

• HKK beslenme stratejileri, önemli yarışmalarda uygulanmadan önce, daha önemsiz müsabakalar öncesinde ve toparlanma döneminde mutlaka denenerek sporcuların yanıtları, tolerans düzeyleri belirlenmelidir. Aynı şekilde, yarışma döneminde denenmiş besinler ve uygun karbonhidrat kaynakları tüketilmeli, uygun sıvı alımı sağlanmalıdır.

Kaynaklar

1. Alderman B, Landers DM, Carlson J, Scott JR. Factors related to rapid weight loss practices among international-style wrestlers. Med Sci Sports Exerc. 2004;36(2):249-52.

2. Barley OR, Chapman DW, Abbiss CR. The Current State of Weight-Cutting in Combat Sports-Weight-Cutting in Combat Sports. Sports (Basel). 2019;7(5).

3. Barley OR, Chapman DW, Abbiss CR. Weight Loss Strategies in Combat Sports and Concerning Habits in Mixed Martial Arts. Int J Sports Physiol Perform. 2018;13(7):933-9.

4. Barley OR, Chapman DW, Blazevich AJ, Abbiss CR. Acute Dehydration Impairs Endurance Without Modulating Neuromuscular Function. Front Physiol. 2018;9:1562.

5. Commission GoWACS. Contestant safety strategy to address rapid weight loss (weight cutting) by dehydration. 2018.

6. Dugonjic B, Krstulovic S, Kuvacic G. Rapid Weight Loss Practices in Elite Kickboxers. Int J Sport Nutr Exerc.Metab. 2019:1-6.

7. He FJ, Markandu ND, Sagnella GA, MacGregor GA. Effect of salt intake on renal excretion of water in humans. Hypertension. 2001;38(3):317-20.

8. Hillier M, Sutton L, James L, Mojtahedi D, Keay N, Hind K. High Prevalence and Magnitude of Rapid Weight Loss in Mixed Martial Arts Athletes. Int J Sport Nutr Exerc Metab. 2019;29(5):512-7.

9. Isacco L, Degoutte F, Ennequin G, Pereira B, Thivel D, Filaire E. Rapid weight loss influences the physical, psychological and biological responses during a simulated competition in national judo athletes. Eur J Sport Sci. 2019:1-12.

10. Matthews JJ, Stanhope EN, Godwin MS, Holmes MEJ, Artioli GG. The Magnitude of Rapid Weight Loss and Rapid Weight Gain in Combat Sport Athletes Preparing for Competition: A Systematic Review. Int J Sport Nutr Exerc Metab. 2019;29(4):441-52.

11. Reale R, Cox GR, Slater G, Burke LM. Regain in Body Mass After Weigh-In is Linked to Success in Real Life Judo Competition. Int J Sport Nutr Exerc Metab. 2016;26(6):525-30.

12. Reale R, Slater G, Burke LM. Acute-Weight-Loss Strategies for Combat Sports and Applications to Olympic Success. Int J Sports Physiol Perform. 2017;12(2):142-51.

13. Reale R, Slater G, Burke LM. Individualised dietary strategies for Olympic combat sports: Acute weight loss, recovery and competition nutrition. Eur J Sport Sci. 2017;17(6):727-40.

14. Reale R, Slater G, Burke LM. Weight Management Practices of Australian Olympic Combat Sport Athletes. Int J Sports Physiol Perform. 2018;13(4):459-66.

15. Reale R, Slater G, Cox GR, Dunican IC, Burke LM. The Effect of Water Loading on Acute Weight Loss Following Fluid Restriction in Combat Sports Athletes. Int J Sport Nutr Exerc Metab. 2018;28(6):565-73.

16. Reale R. Acute weight management in combat sports pre weigh-in weight loss, post weigh-in recovery and competition nutrition strategies. Sports Science Exchange. 2018;29(183):1-6.

17. Sawyer JC, Wood RJ, Davidson PW, et al. Effects of a short-term carbohydrate-restricted diet on strength and power performance. J Strength Cond Res. 2013;27(8):2255-62.

18. Sundgot-Borgen J, Meyer NL, Lohman TG, et al. How to minimise the health risks to athletes who compete in weight-sensitive sports review and position statement on behalf of the Ad Hoc Research Working Group on Body Composition, Health and Performance, under the auspices of the IOC Medical Commission. Br J Sports Med.2013;47(16):1012-22.

19. Woo-Hwi Yang OH, Joachim Mester, Marijke Grau. Impact of rapid weight reduction on health and performance Related indicators of athletes representing the Olympic combat sports. Health Promotion and Prevention.2017;13:147-60.

DOKÜMANLAR
Bu makaleyi aşağıdaki linkten PDF dokümanı olarak indirebilirsiniz.
Read More
ETİKET BULUTU
adet algılanan yorgunluk ani ölüm antrenman artroskopi ayak bileği ağrı ağırlık aşil tendonu Aşırı kullanım yaralanmaları bağışıklık bel ağrısı beslenme beslenme stratejileri bilişsel bisiklet ergometresi burkulma bırakma carpal tünel sendromu cinsiyete özgü yaralanma COVID-19 dayanıklılık antrenmanı dehidrasyon dirsek disk diyet diz diz yaralanması doku düzensiz beslenme dışsal motivasyon egzersiz enerji yönetimi hazırlık hedef belirleme heyecan hidrasyon imgeleme immobilizasyon iyileşme içsel motivasyon jet-lag kadın sporcu kalp büyümesi kalça eklemi karbonhidratlar kas kas yaralanması kasık ağrısı kaybetme kaygı kemik kilo kilo kaybı klinik bulgu konsantrasyon kontrol koruma korunma Koşucu yaralanmaları kronik kronik tendinit kıkırdak makro besinler Mediyal tibial stres sendromu menisküs motivasyon muayene nefes odaklanma olimpik olimpiyat omurga omuz osteitis pubis performans performans hedefi performans kaybı porsiyon proteinler PRP psikolojik rehabilitasyon rehabilitasyon risk risk faktörleri sakatlık sirkadiyen ritm sosyal medya spor sporcu sporcu fıtığı sporcu kalbi sporcularda seyahat spor hekimliği spor yaralanmaları stres stres kırığı Stres yaralanmaları sürantrene sürantrenman süreklilik sürüş pozisyonu sıcak sıvı kaybı tanı taper antrenmanı tedavi tekrarlayan tenisçi dirseği toparlanma transfer etkisi turist ishali uyku yaralanma yarışmacı yağlar yol haritası yorgunluk yoğun egzersiz yönetim yöntem zihinde canlandırma zihinsel zihinsel hazırlık önlemler ön çapraz bağ